Karadeniz'liler bu hastalıklarla daha çok karşılaşıyor

Ülke genelinde ortalama tuz tüketiminin yüzde 18 civarında olduğu göz önüne alındığında, tuz kullanım oranı Karadeniz'de diğer bölgelere göre daha yüksek seviyededir. Bu da hipertansiyon, kalp hastalıkları gibi hastalıkların tetikleyicisi olabilir.   Karadeniz halkının aşırı tuz kullanımı uzmanlarca belirlenmiştir. Yemeklerde yoğun tuz kullanımı hipertansiyon hastalığının en büyük tetikleyicisidir. Hipertansiyonun kalp ve damar hastalıklarını da tetiklediği göz önüne alındığında Karadeniz'de yoğun olarak kalp krizi, damar tıkanıklıkları ve nörolojik hastalıklar yoğun bir şekilde görülmektedir. Bunun yanı sıra, yine yemek yeme alışkanlıklarının fazla görüldüğü Karadeniz'de diyabet hastaları ile de çok sık karşılaşılmaktadır. Beslenme alışkanlığı ve ailedeki diyabet öyküsü de kişilerin diyabet hastalığına yakalanma olasılığını arttırmaktadır.    Karadeniz Bölgesi'nin coğrafi şartları ve hava koşulları da eklem ve kas hastalıklarının tetikleyicisi olabilir. Karadeniz Bölgesi'nde özellikle yaz aylarında görülen yoğun nem, sizi fizik tedaviye ya da medikal tedavilere yönlendirebilir. Bu noktada vücudunuzda görülen farklı bölgelerdeki ağrılar için bir uzmana görünmeniz tavsiye edilmektedir. Ayrıca, Karadeniz'de çok sık olarak tüketilen kara lahananın da tiroit hastalıklarının başında gelen guatr hastalığının görülme olasılığını yükseltmektedir. Aşırı kilo alma veya verme, halsizlik, uyku isteği, aşırı terleme ve çarpıntı gibi şikayetleriniz varsa, mutlaka bir doktora görünmeniz gerekmektedir. Yapılacak tetkikler sonucunda ise ilgili tedavi yöntemlerine başlanmalıdır.   Ayrıca, Karadeniz'de kanser hastalıklarının görülme sıklığı da fazladır. Özellikle Çernobil felaketinden sonra Karadeniz'de kanser vakalarından ciddi oranda artış yaşandı. Ukrayna'nın kuzeyinde Kiev yakınlarındaki Çernobil Nükleer Santrali'nin 26 Nisan 1986'da patlamasının üzerinden 33 yıl geçmesine rağmen, Karadeniz'de bu patlamanın etkileri halen daha sürmektedir. Karadeniz'de kanser hastalıklarının görülme sıklığını bu patlamaya bağlayan uzmanlar, kanser tedavisinde yeni tekniklerin kullanılması ve gelişmesi ile birlikte, bu oranın düşebileceği görüşünü de savunmaktadırlar.